• Yarın 100.000 federal çalışanın toplu istifasıyla ABD tarihinin en büyük kamu işgücü kaybı yaşanacak.
• İstifa dalgası, hükümetin kapanma riskini büyütürken kamu hizmetlerinde ciddi aksamalara yol açabilir.
• Süreç, ABD ekonomisi ve Fed’in para politikası üzerindeki belirsizlikleri artırıyor.
Tarihi İstifa Dalgası
ABD’de yarın yaklaşık 100.000 federal çalışan toplu istifa dilekçesini verecek. Bu gelişme, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana sivil kamu istihdamındaki en büyük tek seferlik azalma olarak kayıtlara geçecek. Trump yönetiminin “ertelenmiş istifa programı” kapsamında yürütülen süreç, kamu işgücünü küçültme hedefinin bir parçası. Ancak sendikalar ve muhalefet, programı “zorlayıcı ve demokratik işleyişe aykırı” buluyor.
Bu toplu çıkışın, yalnızca kamu kurumlarının işleyişini değil, ekonomideki beklentileri de sarstığı görülüyor. Kritik ajanslarda kapasite kayıpları, güvenlikten finansal denetime kadar geniş bir yelpazede hizmetleri sekteye uğratma riski taşıyor.
Hükümet Kapanması Riski
İstifaların gölgesinde Washington’da en çok konuşulan başlık, hükümetin kapanma ihtimali. Kongre, geçici bütçe kararını yetiştiremezse federal kurumların bir kısmı durma noktasına gelecek. Bu senaryoda, kamu hizmetlerinde kesintiler yaşanacağı gibi, finansal piyasalar da yeni bir dalgalanma ile karşı karşıya kalabilir.
Beyaz Saray, ajanslara “kapanmaya hazırlanın” talimatı verdi. Kamu çalışanlarının bir kısmının geçici ücretsiz izne çıkarılması gündemde. Bu tablo, özellikle seçim öncesi dönemde ABD’de kamu yönetimine olan güveni zedeleyebilir.
ABD Ekonomisi ve Fed’e Etkiler
Toplu istifa ve kapanma ihtimali, ABD ekonomisi üzerinde üç yönlü baskı yaratıyor:
- Kamu hizmetlerindeki aksama: Vergi iadelerinden vize işlemlerine kadar birçok alanda gecikme yaşanabilir; bu da iç talep ve güven üzerinde olumsuz etki yapar.
- Mali disiplin sorunu: Büyük işgücü kaybı ve bütçe çıkmazı, ABD’nin kamu maliyesindeki kırılganlıkları yeniden gündeme taşıyor. Bu durum, tahvil piyasasında volatiliteyi artırabilir.
- Fed politikaları: Federal Rezerv, zaten “ılımlı gevşeme” döngüsünde ilerliyor. Ancak kamu tarafındaki belirsizlik, Fed’in faiz patikasında daha temkinli adımlar atmasına neden olabilir. Resesyon riskinin düşük kalması beklense de, güven erozyonu finansal koşulları sıkılaştırabilir.
Bu toplu istifa, ABD’de yalnızca bir işgücü düzenlemesi değil; aynı zamanda siyasi ve ekonomik dengeleri test edecek bir stres unsuru olacak. Kamu kurumlarının kapasite kaybı, Kongre’nin bütçe çıkmazı ve Fed’in kırılgan dengeleri aynı anda devreye girerken, piyasalarda “bekle-gör” havası hakim olacak. ABD’nin küresel ekonomik liderliği, içerideki bu kurumsal sarsıntının yönetim biçimiyle doğrudan sınanacak.